Jineolojî kadınların kendi kökleriyle daha sağlıklı ve güçlü bağ kurmasını sağlayan bir yöntemi esas alır. Bu nedenle özellikle kendi köklerinden kopuşu yaşamış ve kendi anlamını arayan kesimler arasında hızlıca sahiplenilen bir bilim olmuştur
Yaşamı özgürlük ve eşitlik temelinde inşa ederken kadın ve erkeklerin harcadıkları çabalar, zamanı ve mekanı özgürleştirme arayışı tam da demokratik siyaset alanında somutlaşma imkanı bulur. Bu açıdan eş başkanlık kavramı öncelikle bir zihniyet devrimine yol açmıştır, açmalıdır. Aralarında duygusal, cinsel, ailesel bir bağ olmayan siyasal ilişki ekseninde yeni bir kadın ve erkek ilişki biçimi ortaya çıkmıştır
Mevcut sistemin kadına vaat ettiği tablo ve yaşam, kadın derneklerini kapatmak, yaşam hakkını koruyamamak ve katledilmesine zemin hazırlamak, medeni kanunda yapılan aleyhte hamleler, istismar affı, miras hakkına müdahale, makbul kadın makbul aile ve diyanet üçgenine hapsetmek, gözaltılar, tutuklamalar, düşünce ve ifade özgürlüğü ihlalleri, yargı tacizleridir
Kadın işçiler patronların köleleştirme baskısına boyun eğmemek, erkek şiddetini alt etmek için örgütleniyor, direnişe geçiyor, kimi zaman grevleri sadece onlar yürütüyorlar. Çünkü onlar artık kendilerinden çalınan hayatın ilerleyen sahnelerini kenardan izlemek istemiyorlar. Varlıklarıyla anlam kazandırdıkları hayatın kendisini istiyorlar