Kadıneki Çeviri,

Siyah kadınlar ve Southampton İsyanı


Robert Colby-01 Kas 2021

Asla yekpare bir pozisyonda bulunmayan siyah kadınlar, oynadıkları rollerle bazı durumlarda kanlı hasadı toplamaya yardımcı oldular, tepkileri atlatmak için ırkçılığa karşı kendilerini konumlandırdılar

2003'te Kenneth Greenberg, bir köle isyanı olan ve genellikle Nat Turner'ın İsyanı olarak bilinen Virginia’nın Southampton bölgesindeki ayaklanmayı kaleme alan bir dizi makaleyi düzenledi. Önceki yıllarda Turner ve liderlik ettiği isyan hakkında nispeten az şey yazılmıştı fakat, bu son çalışmayla birlikte yazarlar daha geniş bir kısmı gözden geçirme fırsatı yakaladılar. Edebiyat alanında çalışmalar yürüten Mary Kemp Davis, kendi incelediği kısımlarda genellikle diğer yazarların gözünden kaçan bir soruyu keşfetmek için çabaladı: Southampton'ın köleleştirilmiş kadınları 22-23 Ağustos 1831 tarihinde neredeydiler? Biraz daha farklı şekilde ifade edilirse: Ülkenin köleleştirilmiş nüfusunun yüzde 46’sını oluşturan kadınlar, Turner'ın başlattığı isyanda nasıl bir rol oynadı?

Mevcut kanıtları inceleyen Davis, Southampton’da erkekleri saran inatçı direniş ruhunun kimsenin görmediği pek çok kadın kölede de olduğu sonucuna vardı. Ve Davis, isyanın bu kısmını ‘her safhada yeni müdahalelere ve yorumlara açık olan bir kalıcı gizem’ olarak nitelendirdi. Ayrıca Vanessa Holden’ın ‘Surviving Southampton: African American Women and Resistance in Nat Turner’s Community’ başlıklı çalışması siyah kadınların bu dehşet verici olaya katılımları hakkında bilgiler sunuyor.

Christopher Tomlin’in çalışmaları da dahil bir çok kişi makalelerinde Turner’ın bakış açısı ve stratejisini vurgularken, Holden'ın isyanı yeniden çerçevelemekteki ısrarı, söz konusu olayı bilinçli olarak Southhampton İsyanı* olarak yeniden adlandırmasında başından beri belliydi. Kentucky Üniversitesi’nde Afrikalılar üzerine tarih çalışmaları yürüten Holden, ayaklanmanın bir bütün olarak köleleştirilmiş toplulukta yankılanmasıyla ilgilendi.

Holden’a göre Southampton İsyanı, bir kişinin özgürlük girişiminden çok daha fazlasıydı. Ve o, isyanın tam kapsamına ilişkin herhangi bir anlayışın Southampton’daki özgür ya da köle siyah kadınların ve onların hane içerisinde, çalışma yaşamında tüm koşullarının açıklaması gerektiği konusunda ısrar ediyor. Bu yaklaşımla Holden, köle isyanlarının sadece erkek meseleleri olmadığını, köleleştirilmiş tüm toplumun sancıları olduğunu söyleyen akademisyenlere katılıyor. Toplumun asıl üyeleri olarak kadınlar, isyanın tohumlarını ektiler. Asla yekpare bir pozisyonda bulunmayan siyah kadınlar, oynadıkları rollerle bazı durumlarda kanlı hasadı toplamaya yardımcı oldular, tepkileri atlatmak için ırkçılığa karşı kendilerini konumlandırdılar.

Bir buçuk asırdan fazla bir süredir akademik ihmalden sonra, Southampton ayaklanması son yedi yılda en az üç monografinin konusu oldu ve dördüncüsü hayatını kaybetmeden önce Anthony Kaye tarafından devam etmekteydi. David Allmendinger, Patrick Breen ve Christopher Tomlin'in çalışmaları, yalnızca Nat Turner'ı yaratan manevi ve politik bağlam hakkında değil, aynı zamanda ona katılan isimleri, izledikleri kanlı yol ve beyaz toplumun isyanın öncesinde yürürlüğe soktuğu intikam girişimleri konusunda da bakış açımızı oldukça zenginleştirdi. Yine de isyanın yeniden yorumlandığı bu girişimlerde kadınlar ve çocuklar, bazen çarpıcı şekilde, görünmüyorlar. Ve çoğu yerde siyah kadınlar ana karakterleri destekleyen inaktif kişiler olarak görünüyorlar. 

Holden, Southampton İsyanı'na yol açan direniş kalıplarını bölgedeki kadınlarla ve temsil ettikleri daha geniş siyah toplulukla temellendirerek bu eksikliği gidermeyi amaçlıyor. Holden, bunu yaparken aynı zamanda ABD tarihindeki en kanlı köle isyanını kapsayan, kadınların kölecilerle yakın dövüşünü araştıran çalışma grubunu genişletiyor. Holden, Aisha Finch gibi kadınları yalnızca direnişte konumlandırmayan aynı zamanda onlar için önemli bir yer açan akademisyenleri takip ederken, çalışmaları Thavolia Glymph’ın köle kadınlar ve onları köleleştirenler arasındaki sürekli mücadelesini işleyen çalışmalarına da yansıyor. Holden, silahlı bir isyana dönüşen ayaklanmada kadınların merkezdeki konumunu vurguluyor.

Holden çalışmasında, başarısız bir isyandan sonra köle ve özgür kadınların çektiği sorunlara da odaklanıyor. Arşivsel sessizlik iki yönlü bir sokak gibiydi. Bu sadece kölecilerin hegemonik gücünü yansıtmıyordu, önemli noktalara onları koruma amaçlı sessizliği yerleştiriyordu. Holden, arşivlerdeki sessizliğin, suçun faili olmak, niyet-istek ve strateji anlamına geldiğini belirtirken, arşivsel sessizlik sorununun konuyu daha garip ve taze kıldığını söylüyor. (Köleleştirilmiş yaşam -özellikle de köleleştirilmiş kadınların yaşamları- araştırmalarında).

Holden çalışmasını yürütürken öncelikle isyanda yer aldığı iddia edilen kişilerin kovuşturulması ve savunması sırasında üretilen ve önceden köleleştirilmiş insanlarla yapılan röportajların yayınlanmış versiyonlarına güvendi. Çok sayıda kadın ayaklanmayla ilgili ifade vermiş olsa da, çoğunlukla kendi seçimleri ve eylemleri belirsizliğini koruyor. İfadeler sırasında sözleri kaydeden görevliler, genellikle, ayaklanmanın başlıca harekete geçiricileri olarak gördükleri erkeklerin eylemleriyle daha çok ilgileniyorlardı. Kadınların eylemleri ve motivasyonları çok daha az ilgi gördü ve böylece daha hafif bir arşiv izi bıraktı. Bu dar pencereye rağmen Holden, kadınların rollerini oldukça geniş bir açıdan görüyor: iletişim kurma, lojistik ve isyana silahlı destek.

Ek olarak, Holden, özgür siyah Southamptonluların isyandan sonraki deneyimlerini çarpıcı bir şekilde ele alırken, bölgenin köleleştirilmiş topluluğu hakkında daha fazla tartışma memnuniyetle karşılanacaktır. Siyahlar hayatta kalma stratejilerini nasıl uyarladı ve topluluklarını isyandan sonra nasıl yeniden yapılandırdılar? İşler ne kadar çabuk “normal”e döndü (eğer köleleştiren ile köleleştirilen arasında süregiden mücadele böyle karakterize edilebilirse?) Ayaklanmanın ardından köle sahiplerinin ve tahvil sahiplerinin göreli coğrafyaları nasıl değişti? Örneğin, dini alanlarda gözetimin önemli ölçüde arttığını ve özgür siyah Virjinyalıların artan bir düşmanlıkla karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Başka ne gibi değişiklikler oldu? Eğer hayatta kalmak, siyah sakinlerin deneyiminin temel gerçeğiyse, (ve öyle olduğu kesin gibi görünüyor) bu amacı tam olarak nasıl takip ettiler?

Mary Kemp Davis'in Southampton İsyanı'nda köleleştirilmiş ve özgür siyah kadınların görece yokluğu üzerine kafa yormasından bu yana geçen yaklaşık yirmi yılda çok şey değişti. Özellikle bu kadınları inceleyen çalışmalarda.

Kölelik çalışmaları alanındaki en zengin damarların bazılarından çıkarılan görüşleri bir araya getiren Vanessa Holden, bir dizi yanıt ve mevcut arşivlerin yenilikçi bir okumasını sunuyor bizlere. İsyan hakkındaki arşivdeki kasıtlı ve kasıtsız sessizlikler, pek çok şeyi karartmaya devam ediyor. Ancak Surviving Southampton, Southampton İsyanı'nı anlamak ve anmak için kadınların seslerinin duyulması, dikkate alınması, hatırlanması konusunda ısrar ediyor ve köle isyanlarıyla birlikte diğer kırılma anlarını yeniden gözden geçirmek için bir model sunuyor.

*Southampton İsyanı: Virginia’nın Southampton şehrinde 21-23 Ağustos 1831’de meydana gelen isyan, Nat Turner öncülüğünde balatıldı. İsyanda 50’den fazla beyaz öldürüldü. İsyanın bastırılmasının ardından beyaz yöneticiler, Nat Turner dahil çoğu isyana katılmayan onlarca siyah insanı "intikam" için öldürdü. Çoğu tarihçi isyanı ‘siyahların kurtuluş mücadelesinde dönüm noktası’ olarak görüyor. İsyanın ardından güney eyaletleri, hem özgür hem de köleleştirilmiş siyahlar üzerindeki baskıları ve kısıtlamaları arttırdı. Beyazlar, özgür siyahları başka yerlere gitmeye zorlarken, köle olanların okuma-yazma öğrenmesi yasaklandı. Kuzey eyaletlerde de beyazlar siyahlara dönük benzer uygulamaları yürürlüğe koydular.

Çevirmen notu: Vanessa M. Holden tarafından kaleme alınan Surviving Southampton kitabı, 13 Temmuz 2021 tarihinde yayımlandı.

*Çeviri: Mehmet İnanç

*Kaynak: https://www.aaihs.org/black-women-and-the-southampton-rebellion/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=black-women-and-the-southampton-rebellion&s=09


Etiketler : Siyah kadınların mücadelesi, Siyahlı kadınlar hareketi, Southampton İsyanı,


...

Robert Colby