Kadıneki Çeviri,

Irak'ta yoksulluğu ve kadınları bağlayan çizgiyi kırmak


Irak Dünya Kadın Yürüyüşü-15 Nis 2021

Foto: Taybah Saad

Günümüzde üretimin neredeyse hiç olmadığı, hafif ve tamamlayıcı sanayilerle sınırlı olduğu Arap ülkelerinde, kadınlar üretim alanlarına erişim eksikliği ile mücadele ediyor

Yoksulluk, uluslararası tayin ve karşılaştırmalara göre titizlikle çizilen çizgidir. Benzerlikleri kullanarak, günlük hayatımıza yansıyan ve insanların yaşam standardını düşüren kıtlığı ölçebiliriz. Yoksulluk, insana yakışır bir yaşam standardı için gerekli olan asgari gerekliliği karşılayamamaktır.

Yoksulluk sadece bir cinsiyeti etkilemez ancak kadınları çok daha fazla etkilediği de bir gerçek. Kadınlar böylesi bir yoksullukta güvende değiller, tam tersine en savunmasız konumundalar. Hatta, yoksulluk sınırını aşan çok sayıda kadın vardır. Kadınların ikilemi, toplumun ikilemleri doğrultusunda gizlidir. Neoliberal toplumlarda, emperyalist medya makinesi ve yerel yönetimler, cinsiyetçi ayrımcılığı tekrar tekrar meşrulaştırılıyor. Giderek daha fazla sosyal ve ekonomik kriz ortaya çıkarken, bunlar ya gözden uzak tutuldu veya kadınları toplumsal sorunlardan, özellikle de sınıfın temel neden olduğu konulardan uzaklaştırmak için çarpıtıldı. Kadınlar sosyal olarak var olurlar ve dolayısıyla sorunları, üretim ilişkilerine bağlı, egemen üretim tarzı ve kültürün hakim olan toplumun sorunlarından uzak değildir.

Rejimler, gerici yasaların devamı için yeterli gerekçeler yaratmak için bir dizi argüman ve araç sunar. Dini ön plana alma, kadının varlığını yok sayma, yoksulluğu sürdürmek ve yoksulları sermayenin hizmetinde tutmak bunlardan bazılarıdır. Bu bir suçtur, insanlığa yönelik bir saldırıdır.

Kadına yönelik baskı olgusu acil bir durum olarak ortaya çıkmadı ve otoriter sınıfların çıkarı olmadan ayakta kalamaz. Bunun bir tezahürü, sosyal-ekonomik sistemin nasıl organize edildiğidir.

Kadına yönelik baskı, kadın ve erkek arasında ve aile içinde iş bölümüyle başlar. Tarih boyunca kadının durumu ikinci sırada yer aldığı şeklinde tanımlanmıştır. Sınıf çatışmaları bundan kaynaklanmasının yanında erkekler ve kadınlar arasında eşit olmayan bir sorumluluk paylaşımının sonucu olarak, baskıyı ve kadınların toplumda sahip olduğu yeri ortaya çıkarır. Gerçek hayatta fark edilen yoksulluk, barbar kapitalizmle mücadeleye devam ederken kadını mülk veya mal olarak görüyor. Bu, insanların acılarını soyut bir konu olarak gören, insanlıktan izole edilmiş bir ekonomi inşa eden bir modeldir. Bunun için en önemli şey sermaye birikimidir.
 
Neoliberalizm, fakirlerin zararına zenginlere hizmet etmeye ve insanları bir şeye dönüştürmeye hazırdır. Özü, insanlar arasındaki ilişki değil, metalar arasındaki mübadeledir. Günümüzde üretimin neredeyse hiç olmadığı, hafif ve tamamlayıcı sanayilerle sınırlı olduğu Arap ülkelerinde, kadınlar üretim alanlarına erişim eksikliği ile mücadele ediyor.

Kadınlar, üretim sürecinde fırsatlar için yoğun bir rekabet yaşarlar ve üretim ilişkilerindeki konumlarına bağlı olarak bağları ve tutumları bundan etkilenir. Eksik istihdamda düşüşe geçerek, gerçekliğin tutsakları haline gelirler. Ayrımcılık, kapitalizmdeki iş piyasasında, ücretlerde ve kadınlara sunulan resmi işlerin türünde belirgindir. Özel sektörde işler için rekabet ederken, erkekler ve kadınlar arasındaki uçurum, işverenlerle  genellikle de erkeklerle daha önceden bir ilişki kurma ihtiyacında kendini gösterir.

Daha fazla sermayeye sahip büyük işletmelerin altında kaldıkları için küçük işletmelerde iş bulamazlar. Ve bunu bilmedikleri için birçok kadın işçi, haklarını koruyacak sendikalarda örgütlenemiyor. Bu nedenle sendikalı kadın işçilerin sayısı hala çok azdır.

Kadınların taleplerini ve haklarını karşılamak ve özgürlüğe kavuşmak için alternatif bir sosyal sistem kurulamadığından kadınların sorunları için de tek bir çözüm yoktur.

Bu, işçi sınıfı sosyal hareketlerinin güçlü olmasını ve kadınların katılımıyla liberal ve sosyalist güçlerden yararlanmayı, eşitlik ve sosyal adalete dayalı sınıfsız bir toplumu inşa etmek için çaba, enerji ve direniş örgütlemesini gerektirir.

*Çeviri: Mizgin Tekin

*Kaynak: https://capiremov.org/en/analysis/breaking-the-line-that-binds-poverty-and-women-in-iraq/


Etiketler : Kadın yoksulluğu, Neoliberalizm, Irak,


...

Irak Dünya Kadın Yürüyüşü